Tübitak tarafından her yıl düzenlenen ve ülkemizdeki üniversitelerin katıldığı Formula-G ve Hidromobil yarışları 17 Temmuz Pazar günü İzmir Ülkü Yarış pistinde yapıldı.Formula-G yarışlarına 33 üniversiteden 38 araç katılırken Hidromobil yarışlarına 15 üniversiteden 19 araç katıldı. Formula G 2011 güneş enerjili araba yarışlarında son iki yılın birincisi İstanbıl Üniversitesi'nin Socrat adlı aracı yine birinciliği alırken Anadolu Üniversitesi Thunderbird ikinci, ODTÜ Robot Topluluğu takımı üçüncülüğü elde etti.Hidromobil yarışlarında ise İzmir MMO Öğrenci Komisyonu Poseidon-3 aracı ile birinciliği kazanırken İTÜ Hydro-bee ikinciliği, Uludağ Üniversitesi Makina Topluluğu Timsah üçüncülüğü elde etti.
Yarış sonuçları yukarıda belirttiğim şekilde ama bu yazıda sonuçlardan çok değinmek istediğim farklı bazı noktalara değinmek istiyorum. Öncelikle bu yarışlara katılarak Türkiye'de bazı şeyleri değiştirmeye çalışan idealist tüm üniversite öğrencisi arkadaşlarıma teşekkür ediyorum ama onların bu şevklerini kırmak için elinden gelen yapan tüm herkesi diyecek tek bir kelime bulamıyorum. Yaklaşık 750 civarında genç arkadaşım okulları biter bitmez hazırlandıkları bu yarışlara araçlarını yetiştirmek için yaz tatillerinden fedakarlıklar edip tüm eforlarını harcadılar ve bu yarışlara katılmak için İzmir'e geldiler. Ama İzmir'de yarış haftası boyunca yaşanılanlar tek kelime ile tam bir rezillikti. Pist alanında geçen yıllardaki konteynerlerin yerine kurulan çadırların zaten sıcak olan alanı sera yerine çevirmesi, Tübitak gibi ülkemizin en teknolojik kurumunun pist alanında bir türlü yeterli elektrik ve internet hizmetlerini ekiplere sağlıklı sunamaması tüm takımların son hazırlıklarını yaparken büyük sıkıntıya düşmesine sebep oldu. Neyse olur insanlık halidir dediğimiz anlarda yapılan soygunculuk tüm takımlara artık illallah dedirtti. Yarışlara katılan her takıma 3.000 TL destek veren TÜBİTAK (bu araçların yaklaşık maliyeti 75.000-100.000 TL) güvenlik için FIA standartları bahanesiyle bir çok takıma piste getirdiği kendi adamlarından güvenlik kemeri yanmaz tulum ve yarış koltuğu aldırarak ve biz sizin güvenliğinizi düşünüyoruz cümlesiyle vicdanlarını rahatlatmaya çalışarak verdikleri destek ücretinin bir kısmını geri telafi ettiler. Bir de geçen sene ki yarış pilotlarına 105 TL ye 2 sene boyunca geçerlidir diyerek verdikleri sürücü lisanslarını bu sene geçen seneki yarış pilotlarıyla katılan ekiplere onlar geçerli değil yenisini çıkartmak zorundasınız diyerek birazınıda öle telafi ederek kendi terazileri dengelemişlerdir muhtemelen.Ayrıca bizim güvenliğimizi isteyen yetkililerin Işık Üniversitesi aracında çıkan yangın esnasında nerede olduklarını soruyor ve yangına ilk müdaheleyi yapan tüm üniversiteli arkadaşlarıma teşekkür ediyor, yaşadıkları şanssızlıktan ötürü yarışa katılamayan Işık Üniversitesi ekibine geçmiş olsun diliyorum.
Diğer değinmek istediğim konu ise bu yarışlar için gerekli tanıtımın yapılmamasıydı. Zaten yarışlara gelene kadar gerek üniversite yönetimleri tarafından gerek şehirlerindeki sanayiciler tarafından yeterli desteği göremeyen takımlar, Tübitak ve organizasyonu düzenleyenlerden de yedikleri darbeden sonra tek ümitleri kendi yaptıkları araçları halkımıza göstererek onların beğenilerini kazanarak en azından biraz sevinmek istiyorlardı. Ama yarışın yapıldığı şehirde yapılmayan tanıtımlar pistin 1000 kişilik tribünlerini bile dolmamasına sebep oluyordu. En azından geçen seneki gibi yarış TV den canlı yayınlanır diye ümit eden ekipler yarış günü yarışların canlı yayınlanmayacağını öğrenince yayın akışlarında kim bikiniyle yakalandı kim kiminle el ele görüntülendi hangi dizi karakteri ne yaptı diye anlatan magazin programlarına yer vermekten bu yarışa yer veremeyen TV kanallarımıza da saygı duymakla yetiniyordu ve nitekim yarışa katılan üniversite öğrencileri ile onları aile ve arkadaşlarının takip ettiği bir yarıştan öteye geçemedi bu yarışlar. Her ne kadar kendisinin araçları incelemesi yüzünden pistte güneş altında dakikalarca bekleyip kavrulmamıza rağmen bizleri onure eden Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı'na şimdilik teşekkür edip söylemlerinde ne kadar samimi olup olmadığını zaman içinde bizlere göstermesini bekliyorum
Son olarak da yarış sonuçlarını belirlemekte bile aciz olan TÜBİTAK'a sitem ile yazımı sonlandırmak istiyorum. Araçlara yerleştirdiği transponderlerdeki verilere göre açıkladığı sıralamada 3. olan Gaziantep Üniversitesi Oretrion aracının 6. sıradaki Odtü aracının yaptığı itiraz sonucu Odtü'yü 3. Oretrion'un ise ödül törenine kısa bir süre kala 4.olarak açıklamasına ise koskoca TÜBİTAK yetkilileri ve yarış komiserleri sıralamayı belirleyemiyor da Odtü nasıl belirliyor demekle yetiniyor ve yinede Gaziantep Üniversitesi Oretrion ekibini yürekten tebrik ediyorum.
Tüm olumsuzluklara rağmen ellerinden geleni yapan tüm üniversiteli arkadaşlarımın ellerine sağlık diyorum sonsuz saygı ve teşekkürlerimi sunuyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder