22 Ocak 2011 Cumartesi

Yeteneğine İhanet Edenler / Okan Koç


Okan Koç. 1982 doğumlu ve henüz 29 yaşında. 2000'li yıllarında başında Türk futboluna damga vurması beklenen hatta Avrupa'nın mevkisinde en iyilerinden birisi olacak potansiyele sahip olduğu söylenen ancak kariyerinde yaptığı hatalarla daha 30'una bile gelmeden dibe vurmuş bir yıldız adayı. 


Çanakkale Dardanel'de ki muhteşem futbolu ile herkesin dikkatini çekmişti. 17 yaşındayken Ajax scoutları tarafından takibe alınan ve transfer döneminde 3 büyüklerin birbirine girmesine neden olmuştu. Ancak 3 büyüklerden daha erken davranan Gençlerbirliği Okan Koç'u transfer etmişti. İlhan Cavcav 3 büyüklere pazaralayacağı yeni oyuncuyu bulmuştu.

Okan'ın Dardanel'den sonrada yükselişi Gençlerbirliği ile de devam etti. Her geçen gün futbolu ile büyüyordu Okan. Sağ kanadı müthiş kullanıyordu. Tekniği ile hızını birleştirdiğinde onu durdurmak mümkün değildi. Ali Sami Yen'de bir Gençlerbirliği maçında öyle bir futbol oynamıştı ki Galatasaray defansını hallaç pamuğu gibi atmıştı durduramamıştı Galatasaray onu.

Artık Okan Koç için İstanbul yolu görülmüştü. 3 büyükler Okan Koç için bir kez daha kapışıyorlardı. Fatih Terim'in ikna etmesi ile zaten Galatasaray'da oynamaya gönüllü olan Okan Koç ile anlaşılmıştı. Hatta Okan Star Tv'de yaptığı açıklamada Galatasaray'da oynamak istiyorum diye açıklama yapmıştı. Ancak Beşiktaş'ın ısrarla Okan Koç'u istemesi ve Gençlerbirliği'ne en iyi teklifide onların yapmış olması nedeniyle Okan Koç istemeye istemeye Beşiktaş'a transfer oldu. Beşiktaş onun için o dönem altyapıdan yeni çıkmış gelecek vaadeden golcüsü Ali Cansun'dan vazgeçmişti. Ali Cansun+paf takımdan 2 oyuncu daha ve 1,6 milyon dolar karşılığında Beşiktaş'a transferi gerçekleşti. 

Ancak Beşiktaş'ta o dönem yaşanan sağ kanat enflasyonu içerisinde kendisine yer bulmakta zorlandı. Eline geçen şanslarıda çok fazla değerlendiremedi. Aslında Lucescu'nun da ondan bu kadar çabuk vazgeçmeside bir etkendi. Sezon boyunda Beşiktaş'da sadece 17 maça çıktı ve 2 gol atabildi. Çok büyük bir geleceği olan ve sadece Türkiye'nin değil Avrupa'nın en iyilerinden biri olması beklenen Okan Koç Beşiktaş'ta bir anda dibe vurmuştu. Bir sezon önce Türkiye'nin en iyi sağ açığı olan Okan kadroya girmekte bile zorlanıyordu artık. Tabi bunda İstanbul'da ki gece hayatına hızlı bir giriş yapmasınında etkisini unutmamak gerekir. Sezonun sonlarına doğru ise Lucescu Okan'ı kadro dışı bıraktı. 

Sezon sonunda Lucescu gitmiş yerine Del Bosque gelmişti. Okan "Del Bosque ile yeniden doğdum" açıklamasını yaptıktan 1 hafta sonra Del Bosque Okan Koç'u kadrosunda istemediğini yönetime bildirmişti. Okan için artık Anadolu yolları görünmüştü tekrar. 1 yıllığına Konyaspor'a transfer olmuştu. 12 maçta 3 gol atarak vasat bir sezon geçirmişti.

2005 yılında ise Galatasaray'ın içler acısı sağ kanat rotasyonu için Okan Koç çare olarak görülmüştü. Okan'ın düşüşe geçen kariyeri içinde bu bir şanstı. Galatasaray Okan Koç ile sözleşme imzalamış antremanlara bile başlamıştı. Hatta o dönem bir anısını anlatmıştı. "Milli Takımla yurt dışına gittiğimizde üzerimizde Türk Bayrağını görenler Galatasaraylı mısınız diye sormuşlardı ve bende bununla gurur duymuştum". Gerets'in sisteminde önemli bir rol üsteleneceği söyleniyordu. Gençlerbirliği'nde oynarken Galatasaray'da oynamak istediğini belirtmiş ancak Beşiktaş deyim yerindeyse Sinan Engin'in baskılarıyla zorla almıştı onu ve şimdi bir kez daha Okan'ın Galatasaray'a transferine taş koyuyorlardı. Beşiktaş'ın federasyona itirazı üzerine Okan Koç için Galatasaray lisans çıkaramadı ve transferi iptal edildi.  

Artık Okan için İstanbul günleri bitmiş ve tekrar Ankara günleri başlıyordu. Ankaragücü'ne önce kiralık olarak imza attı. Sezon sonunda ise Ankaragücü onun bonservisini aldı. O dönemde bir kez rastlamıştım kendisine Champ's Bilardo'da. Daha 24 ya da 25 yaşındaydı o dönem tam emin değilim. Yanındaki arkadaşına bıktım artık bu işlerden bırakacağım futbolu diyordu arkadaşına yan masada bilardo oynarken. Okan Koç'u artık Ankaragücü'de istemiyordu. Sonra sırasıyla tekrar Konyaspor, Manisaspor, Sakaryaspor, Altay ve son olarakta Denizlispor'da oynadı. Bu transfer döneminde de Denizlispor kendisini serbest bıraktı ve sanırım henüz bir takımlada anlaşamadı.

Okan Koç'un hikayesi bir çok yönüyle Tarık Daşgün'ün hikayesine benzer. Gerek yaşam tarzı gerekse yanlış kariyer tercihleri nedeniyle bugün zirvede olması gerekirken o artık bitmiş bir oyuncu. Böylesine büyük bir yeteneği bu hallerde görmek gerçekten çok üzücü. O da yeteneğine ihanet edenlerden...

4 yorum:

  1. Bu adamın çok garip bir durumu vardı. Çok yetenekliydi ama aşırı heyecanlıydı. Antremanlarda vs döktürürken sahaya çıktığında titrediğini anlatıyordu takım arkadaşları. Aynı şeyler bizim Aydın Yılmaz için de söylenir..

    YanıtlaSil
  2. kısacası tipik Türk futbolcusu. Şu an olması gereken yer çok farklıyken nerelerde. Dediğin gibi Hakan tipik bir Aydın Yılmaz örneği.

    YanıtlaSil
  3. Sene 2003'te Ali Sami Yen Stadı tribünlerindeyken ben, sağ omzumu çıkarmaya sebep olan sağ kanattan Philip Deams'e yaptığı asistten eser yoktu.. Bulunduğum tribün de adı gibi gerçek olan eski açıktı..

    Yıllar geçti.. Ve geçen hafta izledim İskenderun Demirçelikspor & Konya Torku Şekerspor maçında.. İzlediğim Okan Koç eskilerden hiçbir şey hatırlatmadı..

    Yazık oldu..

    YanıtlaSil
  4. Okan benim yakın arkadaşımdır... O maalesef çok şanssız... Gerek futbol kariyeri gerekse aile yaşantısı onu aşağıya doğru çekmiştir... İki ve ya üç gün önce görüştük kendisi ile... Ve hala aynı Okan yüzü düşük mutsuz... Yani Okan' ın kariyerini bitiren ailesinde sıralı ölümler yaşanması ve istediği takımda bir türlü oynamamasıdır... Her şeyden çok çabuk etkilenen ve çok duygusal bir arkadaştır...

    YanıtlaSil