4 Ekim 2011 Salı

Sil Baştan Bir Takım Yaratmak: Oktay Mahmuti


Çok değil bundan 6 sezon önce ligde kalmak için play-out maçları oynayan, 2 sezon önce teknik kadronun sezon öncesi hazırlık maçında cezalı oyuncu oynatma fiyaskosu yüzünden aldığı ceza sonucu ligden düşmekten son anda kurtulan bir takımdı Galatasaray erkek basketbol takımı. Ama geçen sezon öyle biri geldi ki bu takımın başına bir anda takımın gidişatı bambaşka oluvermişti. O dirençsiz, bir iki yabancı oyuncunun eline bakan, büyük maçları kaybedip sadece orta seviyedeki takımlara karşı maç kazanabilen takım gitmiş, kadroda ki 12 oyunucunun da katkı sağladığı, yenildiği maçlarda bile sonuna kadar mücadele eden bir takım gelmişti. Herkes sezon içinde böyle mücadele edilebilir ama play-off lar da işin rengi değişir diyordu. Ama değişen bir şey olmamış aksine takım her geçen gün keyif vermeye başlamıştı. Finalde ezeli rakibi Fenerbahçe Ülker'e kaybetmesine rağmen sergilenen mücadele herkes tarafından takdir edilmişti. Bu sezon ise hedefler büyümüş Euroleague'e katılmak kafaya konulmuştu. 8'li elemelerde takımımız Avrupa'nın 3 önemli basketbol ülkelesinin (Yunanistan'dan PAOK, Fransa'dan Asvel, Litvanya'dan Rytas) temsilcisini saf dışı bırakarak Avrupa basketbolunun en önemli ligindeydi. Ne sponsorluk anlaşması ile ne de vakti zamanınında yapılan lisans sözleşmesi ile sadece ve sadece kendi hakkıyla katılmaya hak kazandı. Bu haftada Türkiye Kupası gruplarında üçte üç yaparak 8'li finallere gitmeye hak kazanmıştı. Sezon öncesi istatistiklerimiz hazırlık maçlarında 9 galibiyet-1 mağlubiyet, resmi maçlarda 6 maç 6 galibiyet.

Peki ne değişti de bu takım 2 senede bu kadar yol katetti? Tek bir cevabı var bu sorunun o da günü kurtarma amaçlı hareketler değilde ileriye dönük yapılanma hareketi ve bunu yapabilecek en iyi ismi takımın başına getirmek: Oktay Mahmuti... Koç Oktay Mahmuti yıllardır tribünlere ''Başarılar gelir geçer asaletin bize yeter'' diye tezahürat eden ama o asalete sahip bir takımı olmayan bizlerin sesini duymuş olmalı ki koçumuz öyle bir takım yarattı ki sil baştan bizler yenildiğimiz zaman bile salondan takımımızı alkışlarla tezahüratlarla uğurlar olduk. Anlık başarılar dışında uzun vadeli düşünerek, anlık başarı değil de uzun vadeli başarılar hedefleyerek, her maç üstüne koyan bir takım oluşturdu. Yıldız oyuncu değil de takımın ihtiyacı olan bölgeye ve takıma en çok katkı verebilecek oyuncu transferleri yaptırdı.

Ve sonuç olarak ortaya sadece biz Galatasaraylıların keyif alarak izlediği bir takım değilde tüm basketbol severlerin zevkle izlediği bir Galatasaray Basketbol Takım'ına sahip olduk.

Her zaman dediğimiz gibi ''Söyle Aslan yürekli hocam hangi şampiyonluk sizin yüreğinizden daha büyük'' Teşekkürler Oktay Mahmuti....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder