18 Nisan 2011 Pazartesi

"Basın" Arda'nın Selamı Var


İş artık hem Arda hem de Galatasaray için onur mücadelesine dönmüştü.  Sezon sonu takımdan ayrılması muhtemel Kaptan'ın Galatasaray için belkide son kez dümene geçmesi gerekiyordu kalan haftalarda. Arda'nın bugünkü oyunu bana 2007-2008 sezonunda Sivas deplasmanında 5-3 kazanıp şampiyonluk yolunda çok büyük bir adım attığımız maçtaki performansını hatırlattı. O gün hattrick yapmıştı. Bugünde yine çok güzel oynadı Arda ve galibiyette en büyük pay onundu. Üstelik bir gece öncesinde onu bitirme hamlelerinden en büyüğü yapılmasına rağmen. Ama Arda o arkadaşlara selamını sahada söyledi.

Bu rezalet sezona rağmen artık gençlerin bu takımda oynayacağına dair bir umut kalmadı bende. Bu maçta kadroda Sarp ve Ayhan'ı bir arada, Cana'yı da yedekte görünce lanet olsun dedim kaybedeceğiz yine maçı. Eminim benimle aynı düşünceyi paylaşan o kadar çok insan vardı ki. Ancak maça beklenenin aksine çok çok iyi başladık. Es-Es maçı gibiydi. Tek kale oynadığımız anlarda golleri bulmamız çok önemliydi. Ancak o golleri anlamlı kılan ise Arda'nın atmasıydı. Sarp, Stancu ve Servet ile de ilk yarıda çok net goller kaçtı. 

Manisaspor'a orta sahada pas yaptırmadık. Ligin kaliteli orta sahalarından birine sahip Manisaspor resmen pas yapamadı. Mehmet Güven ve Yiğit İncedemir ilk yarı boyunca sadece savunmaya yardım ettiler.

Ama her ne hikmetse 2. yarıda 1 gol daha bulup rahatlayacağımızı düşünürken 2 gol birden gördük kalemizde. Ama şunu özellikle vurgulayalım bana göre 2 golde de kesinlikle Zapata'nın bir hatası yoktu. İlk golde İnsua, 2. golde Gökhan Zan hava toplarını alamayınca iki duran topta gol oldu. Zaten bunun dışında bir pozisyonuda yoktu Manisaspor'un. Zaten ilk pozisyonlarını 50. dk'da yakalamışlardı. 2-1 olduktan hemen sonra Culio'nun golü gelmemiş olsaydı işte o zaman gece bizim için yine kabusa dönerdi.


Bugün takım genel anlamda gayet iyi oynadı. Es-Es maçından sonra ilk defa takımı izlerken keyif aldım. Tabi bunda Arda ve Culio'nun harika oyunlarının büyük payı vardı. Ancak gecenin iyileri sadece Arda ve Culio değil. Bugün beklenmedik bir şekilde Aydın'da iyiydi. Aydın ile ilgili herkes bir çok olumsuz şey söyleyebilir ama bugünkü performansını takdir etmemek haksızlık olur. Sabri ile uyumu çok iyiydi. Birde forvette Stancu'yu beğendim. Bu çocuğun kumaşı gerçekten çok iyi ama öğrenmesi gerekenler var. Bunlarıda Bülent Ünder'in elinde öğrenmesi imkansız. İlk defa gerçek mevkisinde oynadı ve bence etkilide oldu. Son vuruşlarda ki şansızlığınıda makul karşılamak lazım. Ancak bugün Baros ve Kazım olsaydı hücum hattında bugün 3 değil bu futbolla en az 5 gollü bir galibiyet alırdık.

Son sözde Bülent Ünder ile ilgili. Fatih Terim yanında akıllı adamı istemez çünkü kendisi akıllıdır. Bügüne kadar hiç yanından ayırmadığı Müfit Erkasap'ın biryerlere gelememesi ya da gelme çabasında olmamasının nedenlerinden biriside budur. Akıllı derken futbol bilgisi anlamında söylüyorum. Zira Bülent Ünder'de bunun örneklerinden birisidir. Oyuncu değişikliği hakkın varken bunu kullanmayıp Sarp'ı sağ açıkta kullanan birisi benim gözümde asla bir teknik direktör değildir. Zaten Bülent Ünder'in kariyerininde bu yönde olduğu ortada. Bugüne kadar hiçkimsenin onu tercih etmemesi onun akıllara gelmemesinin sebebide budur. Neyse Sarp'ı sağ açık oynarken gördü ya bu gözler heralde bu nirvana'dır diye düşünüyorum...


1 yorum:

  1. Kardeşim,hakikaten Bülent Ünder konusunda söyleyecek bir şey yok.Gerek de yok zaten.Adam gidecek,kim gelecek orası muamma.Yine anlamsız,plansız yatırımlarla nereye gidecek bu takım?

    YanıtlaSil